İsrail’in Refah’a yönelik süregelen saldırıları UAD kararının açık ihlalidir

İrlanda Başbakanı Simon Harris, İrlanda’nın Wicklow bölgesinde, basın mensuplarına, İsrail’in Refah’a yönelik devam eden saldırılarına ilişkin açıklama yaptı.

İrlanda Başbakanı, İsrail’in Refah’taki saldırılarının kınanması gerektiğini belirterek, saldırıların bölgedeki insani felaket açısından durumu daha da kötüleştireceği değerlendirmesinde bulundu.

Uluslararası Adalet Divanının (UAD) İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarını derhal durdurmasına hükmettiği kararına atıfta bulunan Harris, “Bu saldırılar, uluslararası bir mahkemenin dün verdiği kararın açık ihlalidir.” ifadesini kullandı.

Harris, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun Refah’a yönelik saldırılardan derhal vazgeçerek UAD’nin kararına uyması gerektiğini vurgulayarak, “Netanyahu’nun bunu (UAD kararını) görmezden gelerek ısrar etmesi ciddi endişe kaynağıdır.” dedi.

“İsrail’deki büyükelçimizin maruz kaldığı muamele kesinlikle kabul edilemez”

Harris, İrlanda’nın Norveç ve İspanya ile Filistin devletini tanıma kararı aldığını hatırlatarak, “Bunu iki devletli çözüm umudunu ve hedefini canlı tutmak için yaptık, diğerleri ise bombalayarak bunu unutturmaya çalışıyor. Bu durumun kesinlikle sona ermesi gerekiyor.” diye konuştu.

Başbakan Harris, İrlanda’nın Tel Aviv Büyükelçisi Sonya McGuinness’in ülkesinin Filistin devletini tanıma kararı nedeniyle İsrail Dışişleri Bakanlığına çağırılmasına değinerek şunları söyledi:

“İsrail’deki Büyükelçimizin bu hafta içinde maruz kaldığı muamele kesinlikle kabul edilemez. Büyükelçilerin kameralar önünde geçit törenine tabi tutulması ve video izletilirken görüntülenmesi normal diplomatik uygulama değildir. İrlanda burada görev yapan büyükelçilere bu şekilde davranmaz ve biz de asla davranmayız. Dünyanın dört bir yanındaki büyükelçilerimize bu şekilde davranılmasını beklemiyoruz. Bu kesinlikle kabul edilemez ve bunu İsrail hükümetine mümkün olan en güçlü ve uygun terimlerle ilettik.”

İspanya, Norveç ve İrlanda, Filistin’i, uluslararası hukuka ve ilgili Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarına uygun şekilde 1967 sınırlarıyla 28 Mayıs’ta tanıyacaklarını duyurmuştu.

İsrailli yetkililer, söz konusu kararın ardından bu üç ülkenin büyükelçilerini Dışişleri Bakanlığına çağırarak, 7 Ekim’de çekildiği iddia edilen bazı görüntüleri büyükelçilere izletip kayda almıştı.

İsrail’in Gazze’deki katliamı

İsrail ordusu, 7 Mayıs’ta Refah’ın doğusuna kara saldırısı başlatmış Mısır’a açılan sınır kapısı Refah’ın Filistin tarafında kontrolü ele geçirmişti.

İsrail ordusunun işgal ettiği bölge Gazze’ye insani yardımların girişinde ana geçiş noktası olan ve Gazze Şeridi’ndeki Filistinlilerin yurt dışına çıkmak için kullandıkları tek geçiş noktası Mısır sınırındaki Refah Sınır Kapısı’nı da içeriyor.

İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 15 bin 103’ü çocuk, 9 bin 849’u kadın olmak üzere 35 bin 903 Filistinli öldürüldü, 80 bin 420 kişi yaralandı.

Enkaz altında hala binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.